Dünyaca ünlü caz sanatçısı İlhan Erşahin, müzik marketlerde bugün yerini alacak "İstanbul Sessions" isimli albümünde ezan sesinden esintilere yer verdiğini söyledi. Erşahin, İstanbul'un kedileri için bestelediği şarkılara da yeni albümünde yer verdiğini belirtti.
Akbank Caz Festivali kapsamında Bahçeşehir Üniversitesi'nde sahne alan Erşahin, dinleyenlerine keyifli bir gece yaşattı. Konser öncesi öğrencilerle sohbet eden Erşahin, "Biz hep üniversitelerde çalmak istiyoruz ama bütçe olmuyor. Buralarda çalmak çok daha önemli, son zamanlarda sadece, 'Eller havaya' şeklinde parçalar dinleniyor ama sadece bu tip müziklerle olmaz. Bu gece bizi dinledikten sonra hep dinlemek isteyeceksiniz." dedi.
Yeni albümü ve müzik serüveni hakkında Cihan Haber Ajansı'na konuşan Erşahin, müziğin Mevlana'nın döne döne bulduğu büyük bir mistik içerik taşıdığını dile getirdi. Mevlana'nın eserlerini okuduğunu dile getiren Erşahin, ileride mutlaka Konya'yı ziyaret etmek istediğini ifade etti. İlk albümünü 1995 yılında çıkardığını ve o albümde de 'ezan' isimli bir parçaya yer verdiğini söyleyen Erşahin, bestesinin hikayesini de şöyle anlattı: "Ezan parçası oldukça eski. 1995 senesiydi, Bodrum'daydım ve ezan sesini duyunca saksofonu aldım ve çalmaya başladım. Hatırladığım kadarıyla o parçayı yapma zamanım öğle vaktiydi."
Yeni çıkan "İstanbul Sessions" isimli albümünde mistik tonların hakim olduğunu dile getiren Erşahin, " 'İstanbul Sessions' diye bir grup kurduk ve bu hafta albüm çıkacak. Albümde daha çok ezan gibi melodiler var. İstanbul renkleri var. Mistik bir albüm oldu. Boğaziçi'ni de düşünerek yazdım. Ayrıca İstanbul'un kedileri için de bir parça besteledim, bu albümde o da var. Hissettiklerimi bu albüme yansıttım." şeklinde konaştu. Erşahin ayrıca, şarkıcı Hüsnü Şenlendirici ile birlikte "Harikalar Diyarı" isimli bir albüm hazırlığında olduklarını belirtti.
Müziğe 16 yaşında başlayan Erşahin, saksofonla tanışma hikayesini ise şöyle anlattı: "Evde hep müzik dinliyordum, evimizde hep müzikler dönüyordu. En son çıkan plaklar hep evimizde oldu. Ailemizde müzisyen yok ama hep müzik dinleyerek büyüdük. Ablamın kocası bir gün bana dedi ki, 'sana saksofon uyar' dedi. O zaman Stockholm'de yaşıyoduk ve bizim oraya saksofon çalan bir İngiliz grup geldi onlardan da çok etkilendim ve saksofon üzerine çalışmalara başladım." Saksofonun ney ve klarnete yakın bulduğunu ifade eden Erşahin, saksofonun daha çok toprağa yakın bir ses taşıdığını sözlerine ekledi.